Normalde burnumuzdan nefes aldığımızda, bu hava nemlenir, süzülür ve ısınır. Sonrasında nefes borusuna ve akciğerlere gider. Spor sırasında, çok sık nefes alırız ve burnumuzdan aldığımız hava yetmediği için nefes darlığı hissi yaşanabilir.

Sıklıkla ağızdan nefes alma ihtiyacımız olur. Dolayısıyla burnumuzun bu hava kalitesi üzerine yaptığı olumlu etkilerden mahrum kalırız. Bu da bronşlar üzerinde irritan etki yapar ve öksürük refleksine sebep olabilir. Dolayısıyla astım tetiklenebilir. Ancak hastalığı kontrol altında olan bireylerde bu pek söz konusu olmaz. Özellikle yüzme (havuzdaki klor ve kimyasal madde kokuları hariç), yarışmaksızın bisiklet sürme ve yürüyüş, riski düşük sporlardır. Bununla beraber soğuk hava koşullarında yapılan sporlar, dayanıklılık gerektiren sporlar ve hızlı yapılan sporlarda risk daha yüksektir. Ama kesinlikle yapılmamalı anlamında da değildir.

Spor öncesi ısınma-antrenman yapılarak başlanması önerilir. Tabii ki özel şartlarda durum farklıdır. Örneğin çok sık rastlanan alerji türlerinden polen alerjisi olan kişinin, bahar aylarında bol ağaçlı ya da çimli ortamda spor yapmasını önermeyiz. Eğer tüm önlemlere rağmen spor sırasında astım başlarsa, o halde doktorunuzun böyle durumda size önerdiği ilacı kullanarak, kısa sürede rahatlayabilirsiniz.

Olimpiyatlara katılan birçok sporcunun astım hastası olduğunu lütfen unutmayınız.

Astımı gebelik 3 farklık şekilde etkiler; ya hiç değişmez, ya önceye göre daha iyi olur, ya da önceye göre daha kötü. Aynı kişide her gebelikte de farklı seyredebilir.

Bazen astım, hiç yok iken, gebelikte başlayabilir. Daha önceki döneminizde olduğu gibi, yine alerjenlerden, tetikleyicilerden ( kirli hava koşulları ), viral enfeksiyon geçiren kişilerden ve sigara dumanından kesinlikle uzak kalmalısınız. Eğer bu dönemde astımınız kontrol altında olmaz ise; gebelik dönemindeki kusmalarınız daha şiddetli olacak, ta yükselmesi riski, gebelik zehirlenmesi ( pre-eklemsi) riski artacaktır.

Bebekte ise, düşük kilolu doğma, büyüme ve gelişme geriliği olma riski artacaktır. Tüm bu sebeplerden dolayı, astımın kontrol altında olmaması, ilaca bağlı yan etkilere göre çok daha risklidir.

Nefese çekilen kortizon içerikli ilaçlar, astımın kontrol altında olmasını sağlayan en önemli ilaçlar olup, buna bağlı bebekte ya da anne adayında gebeliği etkileyecek yan etki beklemiyoruz.

Yine nefese çekilen ve daralmış hava yollarını genişleten ilaçlarımız da güvenle kullanılabilir. Yine beraberinde alerjik riniti olan hastalarımızın da güvenle kullanabileceği ilaçlar vardır.

Tüm bunlardan dolayı, astım ilaçlarının kontrolsüz bir şekilde, tamamen bırakılmasını önermiyoruz. Bununla beraber gereksiz ilaç kullanımını da önermiyoruz. Gebelik döneminde daha sık göğüs hastalıkları uzmanınıza takibe gitmenizi, ilaçlarınızın doz ve sürelerini doktorunuzun önerdiği şekilde devam etmenizi öneriyorum. Acil durumlarda yapabileceklerinizi de mutlaka öğrenmelisiniz. Her zaman kolay ulaşabileceğiniz bir doktorunuz olsun lütfen.

KOAH hastaları cihaz temizliğine azami derecede özen göstermelidirler. Cihazınızın temizliğini yaparken, cihazın hortumunu, maske ya da ağızlığını haznesinden ayırınız. Hortumu hiçbir zaman suya sokmamalısınız. Hazneye steril su ya da kaynatılmış soğumuş su koyup, tekrar hortuma takıp, cihazınızı çalıştırınız. Böylece haznede kalmış olan ilaç parçacıkları temizlenmiş olur.

Birkaç saniye bu temizlenme için yeterli olacaktır. Sonra cihazınızı kapatarak, hortumu cihazınızdan çıkarınız. İlaç haznesini açınız. Bu parçaları, maske ya da ağızlık ile birlikte sıcak sabunlu suda yıkayınız ve temiz su ile durulayınız lütfen. Sonra bu parçaları kurumaya bırakınız. Kurumadan parçalar birleştirilmemelidir.

İlaç haznesini temizlerken lütfen fırça kullanmayınız, püskürtme delikleri zarar görmemelidir. Bu delikleri iğne ile açmaya çalışmayınız. Ayrıca Nebulizatör cihazınızın filtresi vardır. Bunun mutlaka kirlendiğinde ya da en geç 3 ayda bir değiştirilmesi gerekir, ihmal etmeyiniz. Cihazınızın bakımı yılda bir kez serviste yaptırınız.

Nemli cihazlara bakteriler kolaylıkla yerleşecektir, cihazınızı kuru olarak saklayınız. Tedaviden sonra ilaç haznesinin dibinde bir miktar ilaç kalabileceği için, bunun temizlenmesi önemlidir. Aksi halde bu ilaç kristalleşerek, püskürtme deliklerinin tıkanmasına neden olur. Umarım faydalı olabilmişimdir.