Antalya-Akciğer Embolisi-Tedavisi İÇİNDEKİLER
  • Akciğer Embolisi Nedir?
  • Akciğer Embolisi Belirtileri Nelerdir?
  • Akciğer Embolisi Tanısı Nasıl Konulur?
  • Akciğer Embolisi Tedavisi Nasıl Yapılır?


  • ANTALYA EMBOLİ NEDİR?

    Pulmoner tromboembolizm; yani akciğer embolisi (PTE), bacak derin venleri başta olmak üzere, tüm venlerde oluşabilen pıhtılardan kopan parçaların, akciğere ulaşması, akciğer arterleri ve/veya dallarını tıkaması ile olur. Akciğer embolisi ve DVT (derin ven trombozu) çoğunlukla birbirlerine eşlik ederler. Bu nedenle venöz tromboembolizm (VTE) terimi, her iki hastalığı birlikte ifade etmek için kullanılmaktadır.

    Uzun süreli hareketsizlik, bacak ve kalça kırıkları, majör cerrahi, majör travma (kazalar), diz ve kalça protez ameliyatları, karın içi ameliyatlar, nefrotik sendrom, kanserler, kemoterapi, miyokard infarktüsü, spinal kord yaralanması, östrojen tedavileri, doğum kontrol hapı kullanmak, inme, şişmanlık, ileri yaş, gebelik ve lohusalık, santral venöz kateter uygulaması, uzun süreli yolculuklar ve özellikle uçak yolcuğu, Behçet Hastalığı risk faktörleridir.

    Ayrıca konjenital (doğuşdan gelen) sebeplerle de olabilir ve bu durum ömür boyu koruyucu tedavi gerektirir. Akciğer embolisi (pulmoner emboli) riski taşıyan hasta grubunda iseniz, teşhis ve erken tedavi için Antalya’da bulunan göğüs hastalıkları kliniğimiz ile iletişim kurabilirsiniz.

    Sayfa başına dönmek için tıklayınız.

    BELİRTİLER NELERDİR?

    Hastalarımız genellikle nefes darlığı, göğüs ağrısı (genelde yan ağrısı şeklinde ve batıcı tarzda), hemoptizi (ağızdan kan gelmesi), bayılma, huzursuzluk, çarpıntı, öksürük ya da bu şikayetlerden birisi ile beraber bacaklarda şişme ve kızarıklık şikayetleri ile gelirler.

    Nadiren çok sinsi seyredebileceği ve tesadüfen kanser hastalarının çekilen tomografi kesitlerinde görülebileceği gibi, çok şiddetli belirtilerle başlayıp ani kalp durmasına kadar gidebilen ağırlıkta da olabilir.

    Sayfa başına dönmek için tıklayınız.

    TANI NASIL KONULUR?

    Tanı, şüphe üzerine konulur. Öncelikle hastadan şüphe edilirse buna yönelik ileri tetkikler yapılabilir. Özellikle bacak şişliği olan hastada dopler ultrason ile bacakda pıhtı (DVT) saptamış olmak tanıyı koydurabileceği gibi, tanı koymada en verimli yöntem akciğer BT angio (ilaçlı akciğer damarlarına yönelik tomografi) çekilmesidir.

    Ancak kreatinini yüksek olan hastalarda BT angio kontrast madde verilemeyeceği için çekilmez ve akciğer damarlarının durumu akciğer perfüzyon/ventilasyon sintigrafileri ile değerlendirilir. Gebe hastada da ilk tercih ultrason ile bacak damarlarına bakmaktır.

    D-DİMER kan tahlilinin yüksek olması, özellikle ek hastalığı olmayan ve polikliniğe ayaktan gelebilen hastalarda, yol gösterici olabilir. Ancak bu testin yüksek olması, her zaman emboli anlamına gelmez. Cerrahi girişimler, travma, böbrek hastalıkları, kanserler, sistemik lupus, ağır enfeksiyonlar, gebelikde de yüksek saptanır.

    Sayfa başına dönmek için tıklayınız.

    TEDAVİSİ NASIL YAPILIR ?

    Çoğu hastamız, antikoagülan ilaçlarla iyileşir. Ağır ve yoğun bakım ihtiyacı olan bazı hastalarda pıhtı eritici ilaçlar kullanılır ancak yüksek kanama riski taşıdığı için, bu ilaçlar her hastaya uygulanmaz. Bazen cerrahi yöntemler ya da kateter ile uygulanan tedaviler gündeme gelebilir.

    Sayfa başına dönmek için tıklayınız.

    Daha Detaylı Bilgi İçin Bize Başvurabilirsiniz.